Çocukların çalışmak zorunda kalma nedenleri arasında gelecek kaygısından daha yoğun olarak ise, ailelerin ekonomik sıkıntıları görünüyor. Çocukların sağladığı geliri, bir ek gelir olarak kabul eden ailelerin, sırf bu nedenle aile planlamasına da farklı baktıkları biliniyor. Özellikle geleneksel toplum modellerinden, sanayileşen toplum modellerine geçişlerde nüfus artışında ki değişimler ekonomik kaygılarla da orantılı olarak büyüyor.
Çocuk tanımı için çeşitli ulusal ve uluslararası düzenlemelerde ise 18 yaşına kadar herkesin çocuk kabul edileceği belirtiliyor. Henüz sosyal veya ekonomik sorumluluğu üzerine alabilecek seviyeye gelmemiş, birilerine bağımlı olarak yaşayan birey olarak çocuk, bu ehliyete sahip olmasa da hukuksuz kimi kabullerle iş hayatında yer alabiliyor.
Şanlıurfa tarihinde usta çırak ilişkisi arasında gördüğümüz çocuk işçilerin günümüzdeki durumları ise çok farklı. Bugün tamamiyle tüketim toplumu olarak işleyen toplumsal düzende, çocuk yaygın olarak iş eğitimine yönlendirilmekten çok, para kazanma kaygısına yönlendiriyor.
Bu nedenle günümüzde çocukların bir çoğu gelecek sağlayacak meslek grupları yerine günü birlik kazanç sağlayacak olan toplayıcılık, sokak satıcılığı, taşımacılık gibi işlerde çalışarak gelir edinmeye çalışıyor.
Çalıştıkları süre boyunca aile yapısının dışında kalan çocuk, gerçek hayatında zorlukları ile erken yaşta tanıştığından , aile yaşamının farklılığından toplumsal yaşamın sert yapısına bir anda geçiş yaparak, ileriki yaşların bazı psikolojik sorunlarına da ortam hazırlıyor.
Ayrıca çalışan çocukların birçoğunun her hangi bir sosyal güvencelerinin olmadığı, zor şartlar altında çalışmak zorunda bırakıldıkları, iş yerlerinde fiziki ve ruhsal tacizlerle karşı karşıya kaldıkları biliniyor.
Şanlıurfa’da sayıları her geçen gün artan çalışan ya da çalışmak zorunda bırakılan çocuklar ise artık sokaklarda dahi rastlanabilecek kadar yaygın.
internet haber
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder