Küçükarmutlu bundan yaklaşık 20 yıl önce tıpkı bugün meydanlara, ormanlara, parklara, insanca yaşama düşman olanlar tarafından kentsel dönüşüm alanı ilan edildiğinde duyurdu belki de adını. Yükselen gökdelenlerle, yapılan AVM'lerle, organik yaşam alanlarıyla değil günlerce yıkıma ve yağmaya direnen halkıyla, polis panzerinin ezdiği 7 yaşındaki Sevcan Yavuz'un yarattığı öfkeyle. Armutlu ismi uzun bir aradan sonra tekrar duyuldu; gencecik bir insanını uyuşturucu çetelerinin saldırısı sonrası kaybettiğinde ve tıpkı Sevcan'ın olduğu gibi gencecik bedenlerin istenilen yerde toprağa verilmesine dahi tahammülü olmayan devletle mücadelesinde.
Bir mahalleyi düşünün günün yirmidört saati sokaklarında panzerlerin cirit attığını, polislerin ellerinde makineli silahlarla çarşı pazar dolaştığını, hemen her fırsat bulduklarında tacize uğradığınızı, bir mahalle düşünün okulları karakol olarak kullanılan ve tüm gün çocukların oyun oynadıkları okul bahçelerinde polis panzerlerinin olduğunu, 7 yaşındaki çocuğunuzun okulundan şöyle bir haber geldiğini: “7 yaşındaki bir çocuk okul bahçesinde panzerin ezmesi sonucu yaşamını yitirdi” Bir mahalle düşünün adı Armutlu olan, 17 Kasım 1992'de Hacı Mehmet Şalgamcıoğlu İlköğretim Okulu'nda 7 yaşında panzerin altında kalarak yaşamını yitiren kız çocuğunun adının Sevcan Yavuz olduğunu. Düşünürken hafızanızı zorlayın, hatırlamaya çalışın o gün televizyondan akan haberde mahallelileri, çocuğunu 'mezara değil okula gönderdiğini' söyleyen insanları. Okul müdürü Kamil Pulat'ın 'olayı unutun, dersinizi yapın' dediğini. Okul bahçelerini panzerlere açanların ve 7 yaşındaki Sevcan Yavuz'un yaşamını yitirmesine sebep olanların Sevcan'ın Armutlu'da toprağa verilmesini engellediğini ve Sevcan'ın Zonguldak'ta gömüldüğünü.
Bir mahalle düşünün adı yine Armutlu olsun. Akşam 22.00'den sonra içki yasağının olduğu fakat uyuşturucunun okul çıkışlarından, gençlerin zaman geçirdikleri kafelere kadar her yerde polis gözetiminde satılmasının serbest olduğu. Bir mahalle düşünün çocuklarının yıkım, uyuşturucu, polis taciziyle büyüdüğü, doğumlarla ölümlerin iç içe geçtiği.
Unutmayın; Armutlu halkı tıpkı 21 yıl önce toprağa verdiği Sevcan Yavuz'a olduğu gibi Hasan Ferit Gedik için de göz yaşı döktü, sabahlara kadar nöbet tuttu. Yirmibir yıldır ne halkın öfkesi değişti ne de devletin tutumu. Hasan Ferit Gedik'in cenazesinin Gülsuyu'na götürülmesine 'yeniden olay çıkabilir' diyerek karşı çıktı İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu fakat engel olamadı, gencecik birinin yanında yine binlerce insanın olmasına, hesap sormasına.
Unutmayın; katlettiği çocukların, gençlerin mezarlarından bile korkan bir iktidar var karşınızda, 'olayı büyütmeyin' diyen valiler, 'emri ben verdim' diyen diktatörler...
Ölenlerin adını unutmayın; türkülerin, meydanların...
Çekirdek Çocuk
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder