Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Diyarbakır Kadın Sorunlarını Araştırma ve Uygulama Merkezi (DİKASUM) çocuk yaşta gelin olan 300 kadınla yüz yüze yaptığı görüşmeyi raporlaştırdı. Çocuk gelinlerin yüzde 73’ü okur-yazar değil. Yüzde 91’i ise 9 ve üstü kardeşi olan kalabalık ailelere mensup. Araştırma çocuk gelinlerin daha çok “evden bir boğaz eksilir...
Baş Örtülecek Etek Ölçülecek
Bakanlar Kurulu ‘kılık kıyafet serbestliği’ adı altında kapanmayı serbestleştirirken açık giyime sınırlılıklar getirdi. ‘Kapanma özgürlüğü’, ailelerin ve muhafazakar çevrenin çocuklarının kıyafetlerini belirlemesine, başka bir deyişle ‘kapatmasına’ ‘özgürlük’ getirirken ‘serbestlik adı altında öğrencilerin kıyafetlerine sınırlamalar getiriyor
Turna Kuşları Savaşa Karşı
Hiroşimalı binlerce küçük
kızdan biridir Sadako Sasaki. 1945'te ABD'nin atom bombası
Hiroşima'daki evlerinin bir mil uzağında patladığında iki
yaşındaymış henüz. Yaralanmamış, hastalanmamış. Okuluna
gidiyormuş güzel güzel. Ancak 12 yaşına geldiğinde
hastalanmış birdenbire. Doktorlar, Sadako'ya 'atom bombası
hastalığı' adı verilen kan kanseri teşhisi koyduğunda; uzun
yaşamı, umudu, şansı ve mutluluğu simgeleyen turnaların
efsanesi canlanmış yeniden. 'Kâğıttan Bin Turna Kuşu'
efsanesine göre, hasta birisi eğer kâğıttan 1000 adet
turna kuşu yaparsa, tanrılar bu kişinin dileğini yerine getirecek
ve onu sağlığına kavuşturacaktır. Bunun üzerine Sadako,
hastalığını cesaretle karşılayıp, kâğıt turnaları
katlamaya koyulmuş. Katlarken de konuşmuş turnalarıyla:
"Kanatlarınıza 'huzur'
yazacağım. Böylece tüm dünyada uçabileceksiniz."
Bizim Bir Felsefeci Var...
Bizim bir felsefeci
var, geçen sene psikoloji dersimize de giren kadındır
kendisi, bize felsefe dersinin çok eğlenceli geçeceğini
söyler dururdu. Biz de düşüncelerimi özgürce
ifade edebileceğimiz bir ortam bulduğumuzu düşünmüştük.
Fakat işler pek umduğumuz gibi olmadı. Önümüze
konulan milli eğitim bakanlığının ders kitaplarından okutulan
satırlar, tahtaya yazılan birkaç söz ve sonuca
bağlamamıza izin verilmeyen yarım kalmış dağınık müdahale
altında tutsak düşüncelerimiz ... Yine ezbere, kuru bir
eğitim ...
Neden Çocuk Hakları?
18 yaşına kadar tüm bireyler çocuk
sayılır. Çocuklar ne ailenin ne de devletin malıdır. Ve her yurttaş gibi tüm
haklara sahiptir. Fakat yetişkinlerden farklı olarak, haklarını kendisi
koruyamaz ve bu sebeple de birçok ulusal ve uluslar arası çocuk hakları sözleşmeleri
imzalanmıştır. Çocuk hakları, çocuğun yüksek yararı gözetilerek belirlenmeli ve
uygulanmalıdır. Ancak, insan haklarının sözleşme kâğıtlarında kalması ve eyleme
dönüştürülememesi gibi çocuk hakları da kâğıt üzerinde kalmaktadır. Hem
çocukların haklarını öğrenebilmeleri hem de yetişkinlerin, çocukları
kendilerinden ayrı bireyler olarak kabul edip haklarına saygı göstermeleri
gerekir.
DİSK-AR'dan Çocuk İşçiliği Raporu
TOPLAM
ÇALIŞAN ÇOCUK SAYISI 306 MİLYON
TÜRKİYE’DE
HER İKİ ÇOCUKTAN BİRİ EVDE YA DA İŞTE ÇALIŞIYOR
TÜRKİYE’Yİ
ÇALIŞMA KOŞULLARINDA ÇİNLEŞTİRME ÇABASI
RİSKİ ARTIRIYOR
ESNEK
ÇALIŞMANIN HEDEFİ EV İÇİ ÇOCUK EMEĞİ
Türkiye
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma
Enstitüsü’nün (DİSK-AR), Türkiye İstatistik
Kurumu Çocuk İşçiliği İstatistikleri 1994, 1999,
2007 ve Uluslararası Çalışma Örgütü ILO
2000-2004 ve 2004-2008 eğilim araştırması sonuçlarını
kullanarak yaptığı hesaplamaya göre, ev içi çalışan
çocuk sayısındaki devasa artış çocuk emeğinin
azalmadığını aksine ev içine çekilerek artışını
sürdürdüğünü ortaya koydu. Diğer yandan en
kötü şartlarda çalışan çocukların, toplam
çocuk istihdamındaki payı arttı. Çocuk
istihdamındaki düşüş bir önceki döneme göre
hız kesti.
Barışı Yakalamak
“Şu yeryüzüne sonsuz bir
barış ve mutluluk getirmek amacımıza ulaşmak için
katliama ve yıkıma zorunlu olan biz zavallı insanlar.” demiş
Jack Landon, Demir Ökçe kitabında.
Neden demiş? O da barışın mutlak mutluluk olduğunu biliyormuş
demek ki. Eleştirdiği, sonsuz ve tek doğru olan barışı elde
etme yönteminden başka bir şey değil.
Çocuklar
hiç sormazlar mı, tarih derslerinde neden bunca savaş olmuş
da bunca ana evladını, bunca çocuk ailesini yitirmiş, o
güzelim atlar -hiç canları yokmuşçasına- nasıl
da basit kullanılıp savaşın bir simgesi haline gelmiş. Halbuki
kaslı bacakları titreyerek, upuzun yeleleri rüzgarda
savurarak, tozu dumana katarak koşmaları gerekiyor geniş
arazilerde.
Çocuk ve Savaş
“Artık havalar iyice soğudu. Kuş sesleri duyulmaz oldu. Şimdi yalnızca, anasını ya da babasını, kardeşini yitiren çocukların ağlamaları duyulabiliyor.
Bizler, bir ülkesi ve umudu olmayan çocuklarız.-Dunja, 14”
Bu sözler Eski Yugoslavya’da savaşı yaşamış, son on - onbeş yılda savaş yüzünden yaşamını, sağlığını, anne / babasını ve umudunu yitirmiş milyonlarca çocuktan birine ait. Çocuklar savaşın ve şiddetin en masum kurbanlarından biridir ve her dönemde savaştan etkilenmişlerdir. Bu derlemenin amacı, savaşın çocuk sağlığı üzerine olan etkilerini ortaya koymak ve sağlığın savaş ve barış arasında bir köprü olması olgusu üzerinden çocukların savaştan korunması için geliştirilecek yanıtları tartışmaktır.
Koğuş Bahçesi - Belgesel
Belgeselde 'Bu çocuklar için toplum ne yapmalı' sorusuna, cezaevi müdürleri, infaz koruma memurları, cezaevi psikologları, sosyologlar ve mahkum anneler cevap verdi. Yönetmen Funda Tan Arman, 'Bakış açımızı bilimsel bir düzleme taşıdığı için ajitasyondan uzak, çözüm önerilerinde bulunan bir film yapabildik. Filmi ilk kez Denizli Bozkurt Kadın Kapalı Cezaevi'ndeki mahkumlarla beraber izledik' diyor. Belgeselde uzmanlar bu çocukların karşılaştıkları durumu anlatıyor.
İstismara uğrayan çocuk genellikle yalan söylemez
Tüm dünyada her on beş çocuktan biri istismar ediliyor, ihmale uğruyor. Bazı illerde ise bu oran iki kişiden bire kadar düşüyor. Ergenlik öncesi 4 kız çocuğundan biri en az bir kere cinsel istismara maruz kalıyor. İstismara uğranan yerler ise ıssız sokaklar ve inşaat alanlarından ziyade ev, okul.
Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Nüket İşiten çocuk ihmal ve istismarının nasıl fark edilebileceğine dair bilgiler verdi.
“Tüm dünyada; her on beş çocuktan biri çocuk istismarı ve ihmaline uğruyor. Bizim ülkemizde ise oran çok daha yüksek, bazı illerimizde ise her iki çocuktan biri istismar ve ihmale uğruyor.
Dikkat Çocuk Var!
Medyada ya ticari kaygılarla
pazarlama aracı olarak kullanılır çocuklar ya da mağdur,
suçlu, afacan olarak etiketlenir; fotoğrafı çekilir,
reklamda oynatılır, yarışmalara çıkarılır...
Her yıl 7 bin çocuk istismara uğruyor
Çocuk İstismarı Konusunda Çocuklara Öğretilmesi Gerekenler
Amerika'dan mektup var!
İkiz kızlarım Amerika’da bir devlet okulunda 1. Sınıfa devam ediyorlar. Geçenlerde okuldan imzalamam için bir izin belgesi gönderildi. Belgede kızlarımın çocuk istismarına yönelik olarak bilgilendirilecekleri bir programa katılmalarına izin verip vermediğim soruluyordu. Programın içeriği hakkında daha çok bilgi almam için de yarım saatlik bir videoyu seyretmem öneriliyordu.
İkiz kızlarım Amerika’da bir devlet okulunda 1. Sınıfa devam ediyorlar. Geçenlerde okuldan imzalamam için bir izin belgesi gönderildi. Belgede kızlarımın çocuk istismarına yönelik olarak bilgilendirilecekleri bir programa katılmalarına izin verip vermediğim soruluyordu. Programın içeriği hakkında daha çok bilgi almam için de yarım saatlik bir videoyu seyretmem öneriliyordu.
Çocuk işçi sayısında alarm
Bakan Fatma Şahin, CHP milletvekili Öğüt'ün soru önergesine yanıt verdi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin'in Türkiye'de çocuk işçiliğine ilişkin açıkladığı veriler, gözlerin bir kez daha bu konuya çevrilmesine sebep oldu. CHP İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt'ün soru önergesini yanıtlayan Bakan Şahin, 2006 yılı sonu itibariyle Türkiye'deki çocuk işçi sayısının 1 milyona dayandığını söyledi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin'in Türkiye'de çocuk işçiliğine ilişkin açıkladığı veriler, gözlerin bir kez daha bu konuya çevrilmesine sebep oldu. CHP İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt'ün soru önergesini yanıtlayan Bakan Şahin, 2006 yılı sonu itibariyle Türkiye'deki çocuk işçi sayısının 1 milyona dayandığını söyledi.
Sınıfta Biber Gazı
Çocuk İşçilerin Fotoğrafçısı LEWIS HINE
Hine fotoğraf aracılığıyla sosyal reformlar gerçekleştirilebileceğine ve insanlarda sosyal bilincin oluşturulabileceğine inanıyordu Öğretmen olarak özellikle çocuk işçi çalıştırılmasına karşı çıkan Hine'yi 1908 yılında Ulusal Çocuk İşçi Komitesi hem araştırmacı hem de fotoğrafçı olarak işe alır ve ondan bir rapor hazırlamasını ister. Tüm ülkeyi dolaşır ve bu çalışmaları sonucunda çocuk işçilerin fotoğraflarının yer aldığı iki kitap yayınlar. Uzun ve ağır şartlarda çok düşük ücretlere çalışan, kötü evlerde yaşayan, okuma yazma öğrenme şansı bile olmamış bu çocukların yaşam koşullarını ve yaşadıkları zorlukları belgeler.
Türkiye'de 181 bin çocuk gelin var
Çocuklara Yalancı Kitaplar
Sovyetlerde Çocuklar
Sovyet çocuklarının yetiştirilmesinde büyük emeği geçmiş Makarenko,
şöyle anlatıyor:”Bizde aile,burjuva ailelerinde olduğu gibi içine
kapanık değildir. O, Sovyet toplumunun organik bir parçasıdır. Toplumsal
sorumluluk aile içine başlar. Anneler ve babalar, otoriteden yoksun
değillerdir;ama bu otorite, toplumsal otoritenin aile içindeki
yansımasıdır. Babanın çocuklarına karşı taşıdığı sorumluluk,topluma
karşı taşıdığı sorumluluğun önemli bir bölümüdür.”Toplumun,çocuk
eğitimindeki en temel temsilcisi “Kollektiflerdir.”
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)