Site içi arama

Çocuklara okul öncesi yaptırılması gereken sağlık kontrolleri

Çocukların okul döneminin ne kadar yoğun geçtiği malumumuz. Yoğun bir eğitim dönemi öncesinde çocuğunuzun herhangi bir sağlık sorunu olmadığını bilmek önemlidir.
Okul dönemi ile beraber solunum yolu enfeksiyonları gibi kapalı ve kalabalık alan hastalık olasılıkları, mide-bağırsak enfeksiyonları gibi hijyen tedbirlerinin önemli olduğu hastalık riskleri artmaktadır. Çocuğunuza okulda iken el temizliğinin önemini hatırlatmalı, tuvalet kullanımı üzerinde durulmalı ve sonrasında ellerinin temizliğini sağlamaya özellikle daha da dikkatli olması vurgulanmalıdır.

Eyüp Çocuk Yuvası'ndaki şiddet Meclis gündeminde

Eyüp Çocuk Yuvası’nda gördükleri şiddet yüzünden yuvadan kaçan çocukların dramı Meclis gündeminde. CHP milletvekili Umut Oran, konuyla ilgili soru önergesini Meclis'e sundu.
Eyüp Çocuk Yuvası’nda gördükleri şiddet yüzünden yuvadan kaçan çocukların dramı Meclis gündeminde.
Eyüp'teki çocuk yuvasında yaşanan skandal, Sözcü'den Eda Sönmez'in haberiyle gündeme gelmişti. Buna göre, yuvada kalan çocuklar sürekli şiddete maruz kalmakta, bazıları da bu nedenle yuvadan kaçıp sokakta yaşamaktalar. Haberde ayrıca kurum müdürünün kendi çocuğunu da yuvada kalan çocuklar gibi gösterip onlara uygulanan imkanlardan yararlandırdığı; lojmanında yaptırdığı dekorasyonun faturasını devlete ödettiği; yuvadaki çocuklarının kullanımı için tahsis edilmiş aracı kendi özel işleri için kullandığı; çocuklara her ay devlet tarafından verilen harçlıklarına kurumda çalışan bazı ögretmen ve bakıcıların el koyduğu da iddia ediliyordu.


"Berkin, Ben Kardeşin Mazlum"

"Adım, Mazlum Akay. 11 yaşınday(d)ım.

Senden üç yaş küçüğüm, kardeşin sayılırım.

Geçen sene Adana'da, nasıl sıcak bir yazdı. Aylardan temmuzdu. 

Kola ve ekmek almaya bakkala göndermişti annem. Evime dönmekteydim.

Bir arkadaşımı gördüm yolda. 'Eşyalarını koy, top oynayalım' dedi. Bir kenara koydum ben de elimdeki naylon poşeti.

Uzun zamandır her haftada bir olduğu gibi, o gün de mahallemizde eylem vardı.

Bir ara, ortalık fena karışmaya başlayınca, korktum çocuk aklımla. 

Otizmli Çocuğu Olan Bir Aile Apartmandan Nasıl Kovulur?

Koç ailesi, iki komşusu hakkında kapısını çalan otizmli çocuğunu su atarak korkuttukları ve ittikleri için şikayetçi oldu.
Mahkeme süreci devam ediyor ancak Koç ailesi kendi mülkleri olan evlerini terk etmek zorunda kaldı.
Mustafa Koç, 21 yaşında ve ağır derecede otizmli, kapı takıntısı var. Eve girip çıkarken komşuların kapısını çalıyor, karşılık verildiğinde daha çok çalıyor.

Vietnamlı çocuklar köle ticaretinin kurbanı oluyor

Vietnam’ın yoksul şehirlerinde yaşayan küçük yaştaki çocuklar, insan tüccarlarının kurbanı oluyor. İş ve para vaatleriyle evlerinden uzak yerlere götürülen çocuklar, kötü koşullardaki işyerlerinde uzun saatler boyunca çok düşük ücretlere çalıştırılıyor.
Vietnam merkezli Mavi Ejderha Çocuk Vakfı’nın BBC’ye konuşan kurucu ortaklarından Michael Brosowski, çocuk taciri çetelerin çocukların kaçamayacaklarını öngörerek çocukları genellikle Vietnam’ın merkezinden ve kuzeyinden topladığını ve daha çok uzak bölgeleri hedef aldığını çünkü bu bölgelerde yaşayanların insan ticaretinin tehlikelerinin farkında olmadığını söylüyor.


Dershaneler kapanmıyor sınavlar da zor kalkar!

Dershanelerin 2013’te kapanacağını bizzat Başbakan Erdoğan açıklamıştı. Hem de defalarca…
Haber ajansları ve internet siteleri de aylardır, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın 2013-2014 eğitim öğretim yılı itibariyle, Seviye Belirleme Sınavı SBS’nin kaldırılacağına ilişkin sözlerini flaş haber diye geçiyor.
Benzer açıklamalar, daha önce de yapılmıştı. Hem Bakan Avcı hem de Başbakan Erdoğan tarafından.
Peki bu mümkün mü?
Evet demek çok zor.



'Malum Vaka'ların yarısı çocuk istismarı

Türkiye’de son 10 yılda ciddi oranda arttığı belirtilen taciz ve tecavüz vakaları her gün yeni bir olayla karşımıza çıkıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı verilerine göre son 15 yılda 241 polis, 91 asker, 17 özel timci, 15 korucu, 45 gardiyan tecavüzden yargılandı. Fakat hiçbiri ceza almadı. Ayrıca kadınları istismar eden erkeklerin yüzde 83’ünü de eşler oluşturuyor.

Çocuğunuz “otomatik olarak” imam hatibe kaydedildi!

4+4+4 kapsamında okul dönüşümleri devam ederken, Konya’da geçen yıl normal ortaokul olarak eğitim veren 20’ye yakın okulun imam hatip ortaokulu olduğu, geçen yıl bu okullara giden öğrencilerin kayıtlarının da otomatik olarak imam hatiplere alındığı ortaya çıktı


AKP çocuklarımızla oyun oynuyor

AKP, gerici ve piyasacı 4+4+4 sistemiyle, çocuklarımızla adeta oyun oynuyor. Çocukların erken yaşta ilkokula kaydedilmesine ilişkin, geçtiğimiz hafta yapılan değişiklik AKP’nin de bu durumun farkında olduğunu ancak “dindar ve kindar nesiller yetiştirmek” için çok bel bağladığı bu büyük değişiklik için inadını sürdürdüğünü gösteriyor.

SGK Başkanı: “3 değil 5 çocuk”

Başbakan Erdoğan’ın kadının doğurganlığı üzerinden yürüttüğü kadın emeği, bedeni ve yaşamına dönük saldırgan söylemine SGK Başkanı Yadigar Gökalp İlhan da “5 çocuk” diyerek katıldı. İlhan, eril bir zihniyetle, kadınların bedenleri hakkında verecekleri kararlara müdahale ettiği “5 çocuk doğurun” söylemini emeklilik sisteminin devamlılığı için gerektiğini söyleyerek “gerekçelendiriyor” ama OECD ve BM raporları Türkiye’de doğacak çocukların ucuz emekgücü olacağına işaret ediyor

Mükemmel olmayan anneler için rehber

“Çocuklar. Sahip olduğunuz her şeyi isterler, hem de hemen şimdi. Karın kaslarınızı mahvetmeye, seks hayatınızı bitirmeye aldırmazlar. Dün gece dört saat uyumuş olmanızı da hiç ama hiç iplemezler. Çocuklar ve onların ilkel versiyonu bebekler, ev kredinizi, emeklilik tasarruflarınızı ya da göğüslerinizin yirmi santim sarkmış olmasını umursamazlar. İşiniz bırakmanızı ve sadece onlarla ilgilenmenizi isterler… Beş saniyecik bile ilgi isteyen her kişi, fiziksel ihtiyaç ya da hayal, onların doğal düşmanıdır ve bitmek bilmez ağlamalarla sona erdirilmelidir. Tüm bunlar yetmezmiş gibi bebekler tamamen acizdir…
Hayatta kalabilmek için başkalarına bu kadar muhtaç yaratıkların anne babalarına ya da bakıcılarına biraz minnet duyacağını sanırsınız. Çok yanılırsınız… Hayvanlar aleminin en kötü kalpli çocukları insan bebekleridir…”

Kayseri'de 1 yılda toplam 299 çocuk istismara uğradı

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Çocuk İhmali ve İstismarını Engelleme Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÇİTEM) Müdürü Doç.Dr. Çağlar Özdemir, geçen yıl Kayseri'de 299 çocuğun cinsel istismara uğradığını açıkladı.
ÇİTEM Müdürü Doç.Dr. Çağlar Özdemir, Kayseri ve çevre ilçelerde, 40'ı erkek olmak üzere, 1 yılda toplam 299 çocuğun istismara uğradığını bildirdi. Erkek çocuk sayılarının genel verilere göre az olduğunu kaydeden ÇİTEM Müdürü Özdemir, şöyle dedi:

Yönetmelik yeni, içerik eski: Kadın işçilere ve çocuklarına yeni hak yok

Haftasonu gazete, televizyonlarda kadın işçileri ilgilendiren yeni bir yönetmelikle ilgili haberler yayımlandı. “Gebe veya Emziren Kadınların Çalıştırılma Şartlarıyla Emzirme Odaları ve Çocuk Bakım Yurtlarına Dair Yönetmelik” nedeniyle televizyon muhabirleri sokak söyleşileri yaptı, haber “bir hayli geniş” yansıtıldı.

Çocukluk Anılarımda Şırnak Katliamı

18 Ağustos 1992.
Dokuz yaşındaydım o zaman. Dört gün, dört gece ateş altında kalmıştı Şırnak. Sığınağı olmayan evlerde, insanlar evleri hedef alan havan topu saldırılarından korunmak için evlerinin zeminini balyozla kırıp alt katlara inmeye çalışıyorlardı. Bizim de evin damının bir kısmını koparıp almıştı havan topu. Şansımız var ki evimizde bir arada olmak için toplaştığımız yere gelmemişti. Sesten o kadar korkmuştuk ki, altımıza kaçırmıştık. Hedef olmak istemediğimizden dolayı hiç ışık kullanamıyorduk. Annem yataktaki idrarı kan sanmıştı. Annemin korkudan takırdayan dişlerinin hala sesini hatırlarım. Neyse ki babam el feneri ile durumumuzu görüp, annemi rahatlatmıştı.

‘Oğlanı değil, kızı kontrol edin’

Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğrencilerin e-okul sistemindeki devamsızlık ve ders notu gibi bilgilerini ulaştırmayı amaçlayan Mobil Bilgi Servisi öğrenci ailelerine attığı mesajda çocuklara verilecek tepkilerin cinsiyete göre farklı sonuçlara yol açabileceğini öne sürdü, kadın düşmanlığını ilkokul sıralarında körükledi


Rahat, hazır ol! Arkadaşını ve öğretmenini ispiyonla

Milli Eğitim Bakanlığı'nda öğretmen ve öğrencilerüzerinde yürütülen Gezi Parkı soruşturmalarının boyutu her geçen gün akıl almaz bir hal alıyor. Ankara'da bazı okullarda müdürler, yaz tatilindeöğrencileri okula çağırdı. Önlerine koydukları kâğıtlara, 'kendilerini eyleme yollayan' öğretmenlerinin isimleri ile 'eyleme giden arkadaşlarının' isimlerini yazmalarını istedi. Müdürler, öğrencilere kimliklerini deşifre etmeyeceklerini de 'Rahat olun' sözleri ile anlattı.


Acıbadem halkı ayakta: “Okulumuzun İmam Hatip olmasını istemiyoruz”

Acıbadem Özdemiroğlu Ortaokulu’nun İmam Hatip olmasını istemeyen Acıbadem halkı bugün (17 Ağustos) yüzlerce kişinin katılımıyla mahallede gerçekleştirdiği yürüyüş sonunda okul önünde basın açıklaması yaptı. Eğitim-Sen ve Eğitim-İş yaptıkları basın açıklamasıyla Acıbadem halkına destek oldu.

Eğitim-Sen adına yapılan basın açıklamasını Eğitim-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Hamdi Çalık okudu. Çalık, “Bölgemizde bulunan Özdemiroğlu İlköğretim Okulu, bu öğretim yılından itibaren İmam Hatip Ortaokulu’na dönüştürülmektedir. Diğer okullarda olduğu gibi bu okulumuzun dönüştürülmesi de öğrenci ve velilere bir dayatma şeklinde yapılmaktadır” dedi.

İlkokula başlarken…

Ağustos ayını yarıladığımız bu günlerde küçüğü Eylül’de ilkokula başlayacak pek çok anne babayı (muhtemelen daha çok anneleri) yavaş yavaş bir heyecan sarar. Anne babalardaki bu telaş biraz daha erken başlasa da kendini neyin beklediğinden bihaber çocuğun heyecanı ve endişesi okul günü gelene kadar pek de kendini göstermeyebilir. 
Çocuğunuzun anaokulu deneyimi olması elbette ilkokula uyumunu kolaylaştıracaktır. Fakat anaokulu deneyimini takip etse  dahi ilkokul hem çocuğunuz hem de sizin için önemli bir değişimdir. Anaokul düzeninden ilkokula geçişi birlikte sorunsuz bir şekilde yaşayabilmek okulun ilk günü yaklaşırken çocuğunuzu buna nasıl hazırlayacağınzla yakından ilişkilidir.

Mevsimlik Tarım İşçiliği Çocuk Oyuncağı Değil!

Bahçede işten kaytarmanın tek yolunun tuvalete gitmek olduğunu keşfeden Ali, sırıtıyor. Ancak, tarla sahibinin fark etmesi uzun sürmemiş, sadece iki gün gidebilmiş fındığa. 11 yaşındaki çelimsiz vücuduyla en azından bu yıl çalışmayacağı için halinden memnun, koşturuyor etrafta.
Rahime ise onun kadar şanslı değil, dört yıllık tecrübesi olan 13 yaşında bir çocuk işçi. Okul ihtiyaçlarını karşılamak için bu yıl da okuluna geç gitmek zorunda.

Çocuk ve deprem

Yetişkinler için olduğu gibi, deprem çocuklar için de korkutucu ve başa çıkılması zor bir yaşantıdır.  Çocuklar depremin kendisinden korktukları kadar, bu olayın hayatlarında yol açacağı değişikliklerden, belirsizliklerden ve sorunlardan da korkarlar. İlk olarak hayatlarının düzeni, rutini bozulmuş; fiziksel şartlar değişmiş, pek çok yeni ve bilinmeyen zorluklarla karşı karşıya kalmışlardır. Yaşadığı ev, fiziksel olarak artık olmayabilir ya da  evin tamir görmesi gerekebilir,  bir süre okuluna gidemeyebilir, aile fertlerinden, arkadaşlarından, tanıdıklarından birini ya da bir kaçını kaybetmiş olabilir. Çocukların bu ani değişiklikleri tanımlamaları, anlamlandırmaları ve başedebilmeleri  pek de mümkün olmayabilir. Böyle bir felaketten sonra çocuğun yaşadığı psikolojik sıkıntılar, davranışlarındaki değişmelerle kendisini göstermeye başlayarak, ruhsal açıdan ciddi bozukluklara kadar ilerleyebilir.

Çocuğunuzu okuldan alın!

YANLIŞ okumadınız, çocuğunuzu okuldan alın!
Kim söylüyor bunu? Türkiye’nin anlı şanlı özel okullarından birinin yöneticisi. Kime söylüyor? Çocuğunu bu özel okulda okutan bir veliye.
Hikayeyi başa saralım. Türkiye’de yüzbinlerce veli her yıl çocuğunu hangi okula göndersem telaşı yaşıyor. Devlet okulları bir seçenek. Ancak son zamanlarda sayıları hızla artan özel okullar da önemli bir alternatif durumunda.

Erdoğan kendi çocuklarını hibe etsene…

Bayram, bayram diye her yerde konuştu. Konuştukça akıl süzgecinden geçirilmeyen,  muhafazakâr akıldan çıktığı belli olan sözcükler bir kez daha ipi kopmuş boncuk taneleri gibi ortaya dağılıverdi. Erdoğan kendini nerelerde görüyor ise kendini kadınlar adına karar vermeye, konuşmaya yetkili görüyor. Konuşmanın ötesinde kadınların bedenleri, yaşamları ile ilgili her alana bekçilik yapmaya çalışıyor.

2012'de 91 bin 'çocuk' anne oldu!

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) “Ergen Gebeliği” temalı istatistiği yayımladı. İstatistiklere göre, çocuk yaşta anne olanların sayısı bir önceki yıla göre azalmakla birlikte 2012’de 91 bin 114 oldu. Ergen doğurganlık hızının en yüksek olduğu il Ağrı, en düşük oran ise Trabzon’da. Erken annelik anne ve çocuk ölümlerinin de nedenlerinden biri.

Çocuk istismarında biz çocuğun söylediği her şeyi doğru kabul ederiz

Geçen hafta, hepimizin kanını donduran C.İ’nin başına gelenleri okudunuz.
Annesi Gülay K, böğüre böğüre ağlayarak anlattı.
Gülay K, kızı C.İ’nin 2.5 yaşından beri, öz babası ve üvey abisi tarafından cinsel istismara uğradığını söylüyor. Cinsel sataşmalarla başlayan istismarın bir kısmına bizzat kendi tanık oluyor, gerisini kızından dinliyor, travmalarını da onunla birlikte yaşıyor.
Ve sonra hukuki süreç başlıyor.

Soru: Neyiniz eksik? Cevap: Oğlumuz

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Gezi Parkı eylemlerine katılanları hedef alarak sorduğu “neyiniz eksik” sorusuna Ali Ayvalıtaş’ın verecek bir cevabı var: “Oğlum eksik.” Çünkü o Gezi Parkı eylemlerinin ilk kaybı olan 20 yaşındaki Mehmet Ayvalıtaş’ın babası. Bayrama bir eksikle giren baba Ali Ayvalıtaş “Bize bayram yok artık. Bundan sonra bayram yaşayabileceğimizi sanmıyorum. Bizim dalımızı kolumuzu koparttılar. Halkı sokağa dökenler bayram eder bizim yerimize” diyor.

Erdoğan: 3 çocuğu vatana hibe edin

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan partisinin İstanbul İl Başkanlığı'nın Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlediği bayramlaşma törenine katıldı. Törende konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Mısır'da Nobel Barış Ödülü sahibi Muhammed El Baradey'in Cumhurbaşkanlığı Birinci Yardımcılığına atandığını hatırlatarak, Nobel Ödül Komitesine tepki gösterdi. Erdoğan, " Şimdi ben Nobel'e sesleniyorum. Ey Nobel, sen nasıl barış ödülleri dağıtıyorsun ki, bu barış ödülleri dağıttığın kişiler, askeri darbe yapanların yanında yer alıyor" dedi. 

Umudun Şekerlemeleri





'...çalıyorum kapınızı, 

teyze, amca, bir imza ver. 
çocuklar öldürülmesin 
şeker de yiyebilsinler!'  

Nazım Hikmet RAN

'Şeker Bayramı' bugün, ne kadar da masum, ne kadar da kulağa hoş geliyor. Çocukların kapı kapı dolaştığı, sevgili büyüklerinden, güzel dileklerle birlikte aldıkları, tatlı, renkli, çeşit çeşit şekerler... Şeker yiyebilen çocuğun yüzündeki mutluluk...

İşyerinde kreşe yer yok



CHP İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt’ün ‘kreş’ sorusuna Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan gelen yanıt, durumun vahametini ortaya koydu. Türkiye ’de 150 ve daha üstü kadın çalışanı bulunan resmi ve özel kurum sayısı yaklaşık 9 bin. Bu kurumlardan denetlenenlerin sayısı ise sadece 300. Denetlenen yerlerden yüzde 65’inde emzirme odası, yüzde 45’inde de kreş yok. 
Öğüt, TBMM’ye verdiği soru önergesinde, yönetmeliğe göre 150’den çok kadın işçi çalıştıran işyerlerinde 0-6 yaş yaşındaki çocukların bakılması ve bırakılması, emzirenlerin de çocuklarını emzirmesi için işveren tarafından çalışma yerlerinden ayrı ve işyerlerine yakın bir yurt kurulmasının zorunlu olduğunu hatırlattı. Ögüt, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’e Türkiye’de 150 ve üstü kadın çalışanı olan resmi ve özel kurum sayısını, bunlarda kreş olup olmadığını ve en son ne zaman denetlendiklerini sordu.

Kutsal Tayyip afişini yırtma çocuk!

Adana'da Başbakan Erdoğan'ın afişlerini yırttıkları iddiasıyla adliyeye sevk edilen 3 çocuk, verdikleri ifadenin ardından cumhuriyet savcısı tarafından serbest bırakıldı. 

Cinsel istismara müebbet de gelse hafızalardan silinmeyecek!

E.A, N.K, G.H... Ardı ardına gelen cinsel istismar vakaları, bakanlık yetkililerini sonunda harekete geçirebildi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve Avrupa Birliği Bakanlığının cinsel suçlara ilişkin hazırladığı yeni düzenlemeyle cezaların arttırılması planlanıyor. Fatma Şahin’in Meclis açılır açılmaz uygulamaya konulacağını belirttiği düzenleme, Avrupa Birliğine üye ülkeler baz alınarak yapılıyor. Şimdiye kadar cinsel istismara uğramış olan mağdurların hafızasından yaşadıkları nasıl silinecek? Hâlâ bir soru işareti...Ana akım medya düzenlemeyi “Cinsel suçlar artık cezasız kalmayacak” sloganıyla duyuruyor. Peki cinsel istismarın son bulması için bu yeterli bir düzenleme mi? Örnek alınan AB ülkelerinde cezaların yaptırımı ne? Tüm bunları, Gündem Çocuk Derneği Genel Sekreteri Ezgi Koman ve İstanbul Barosu Çocuk Merkezi Avukatı Seda Akço’ya sorduk...

Sahibinin sesi akşam gazetesinden 'istismar' haberi

Çocuk istismarının sıklıkla gündemleştiği bir dönemde Akşam Gazetesi de 'üzerine düşeni' yapmış ve Gezi Direnişçilerini yaftalamak için giriştiği çaba sonuç vermiş. Çocuk istismarı gibi hiç de hafife alınmayacak olan bir konuyu işine geldiği gibi sulandırarak ve gündemi asıl meşgul eden taciz, tecavüz, kötü muamele gibi yüzlerce örneği ne yazık ki hemen hemen hergün yaşarken Akşam Gazetesi yazarının neyi nasıl görmek ya da görmek istemediğine dair açık bir örnek var ortada. 'Büyük gazetecilik' başarısını aynen yayınlıyoruz!

'Kızlı erkekli aynı merdiveni kullanıyorlar!'

Trabzon Milli Eğitim İl Müdürü Tamer Kırbaç'ın “Erkek öğrenciler ile kız öğrenciler aynı merdivenleri kullanarak uyumaya gitmeleri iki yıldır beni rahatsız ediyor" sözleri tartışma yarattı! 
Cumhuriyet Gazetesi'nden Ahmet Şefik'in haberine göre, Trabzon Milli Eğitim İl Müdürü Tamer Kırbaç, “Erkek öğrenciler ile kız öğrenciler aynı binada altlı üstlü kalıyor. Aynı merdivenleri kullanarak uyumaya gitmeleri inanın beni iki yıldır rahatsız ediyor ve diken üstünde oturmama sebep oluyor” diyerek kent merkezindeki Sosyal Bilimler Lisesi’ni Esiroğlu beldesindeki YİBO’ya taşıdı.

14 yaşındaki çocuk size ne yapabilirdi?

16 Haziran günü ekmek almak için dışarı çıktığı sırada polislerin direnişçileri dağıtmak  için kullandığı biber gazı kapsülüyle başından yaralanarak hastaneye kaldırılan Berkin Elvan, Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yoğun bakım ünitesine bağlı olarak tam 46 gündür uyuyor. Anne Gülsüm Elvan, ''Ben bunlara çocuk katili diyorum.'' dedi. Gülsüm Elvan çocuğunun yaşam mücadelesini kazanacağına dair umudunu hiç yitirmediğini dile getirerek 'Elvan iyileşecek aramıza dönecek buna inancım sonsuz' diye konuştu.