Çocuklar için daha güvenli bir dünya

Dünya güvenli bir yer değil. Yalnızca haberleri dinlemek yeter… Vurulanlar, kazalara kurban gidenler, bulaşıcı hastalıklar, afetler… Bu liste sonsuz sayıda trajediyle uzatılabilir.

Ve ebeveyn olarak bizim görevlerimizden biri, çocuklarımızı bütün bunların gerçekleştiği bir dünyada yaşamaya alıştırmak. Yani onları cesaretlendirmek, nasıl başa çıkacaklarını öğretmek ve tecrübe edinmelerini sağlamak. Fakat bir yandan hayatları boyunca onları koruyamayacağımızı da anlatabilmemiz gerekecek. Kolay iş değil…

Hak mücadelesi içinde bir kış okulu günü

Dostlar ve Tepecik… Barınma Hakkı Meclisi’nin, Halkevleri’nin desteği ile hem barınma hem de eğitim hakkı mücadelesi yürüttüğü yan yana iki Mamak mahallesi. 17 bin konutu sınırları içerisinde barındıran ama kentsel dönüşüm adı altında inşaat tekellerinin, belediyelerin ve taşeron şirketlerin gecekonduları yıkıp gökdelenler dikerek rant ve para elde etmek istedikleri bir yıkım bölgesi. İki göz odasından başka tutunacak dalları olmayan gecekondu sakinleri ise belediyelerin yıkım politikalarına karşı yıllardır barınma hakkı mücadelesi yürütüyor.

Bi Tur Versene!

Uluslararası İşçi Filmleri Festivali’nin ünlü Karagöz ve Şarlo karakterlerinin çizeri Aydan Çelik’in, bisiklet yazıları ve çizilerinden oluşan “Bi Tur Versene” adlı kitabı raflardaki yerini aldı.

“Bisikletin selesine oturan her canlı, 
vuslata ermiş âşık misali kör olur.
Ve dünyayı, olduğu gibi değil,
olmasını istediği gibi görür…” 

Gökyüzüne Çocuk Edebiyatından Bakış

Bırakalım da çocuklar, gökyüzünden hikâyeler anlatan kitapları okuyarak oralarda sadece ölüm yağdıran "uçan şeylerin" değil, küçük prenslerin, meraklı yıldızların, aya dokunmak isteyen çocukların da var olabileceğini hayal edebilsinler...

Gökyüzü ve muhtevası, asırlar boyunca insanoğlunun merakına maruz kalmış, bilinmezliği ile korkutmuş, çoğu zaman tanrılaşmış, zaman zaman da kana susamış. Bugün insanlığın gökyüzü ile ilişkisinde gelinen nokta kayan yıldızların ardından dilek tutmak veya gezegenlerin hareketlerine göre gelecekten haber alabilmek umudunun çok daha ötesinde. Zaten insanoğlunun, asırlar önce "Tanrılar bize kızgın!" diyerek gökyüzüne kardeşlerini kurban edip, bugün Plüton'u gezegenler listesinden çıkarabilecek "küstahlığa" ulaşmasından da anlaşılacağı gibi, gökyüzü insanoğlu için tarihler boyunca koruduğu gizemini artık kaybetti ve sınırları çoktan çizilmiş olan, "saha"lara ayrılan ve "illa ki" üzerinde hâkimiyet kurulması gereken bir alan haline geldi. Bildiğiniz gibi göklerdeki hâkimiyetimize dair en son adım da 18 Aralık'ta atıldı. Türkiye'nin yüksek çözünürlüklü ilk "milli" keşif uydusu Göktürk 2, Çin'deki Jiuquan Fırlatma Üssü'nden uzaya fırlatıldığı gün, (eşzamanlı olarak ODTÜ'lü öğrencilerin üzerine de binlerce gaz bombası fırlatılıyordu...) Başbakan Erdoğan'ın yaptığı açıklamalardan "alıntıladığımız gibi", gökyüzüne salıverdiğimiz bu uydu;  daha geniş ve ayrıntılı olarak keşif yapacak. Ormanlarımızı, sahillerimizi,  deniz kirliliklerini, kentsel gelişimi, kaçak yapılaşmayı daha kolay takip etmemize olanak sağlayacak. Tabii ki tüm bu olanakların içinde en önemlisi ise şu şekilde ifade edildi: " TSK'nın keşif ve gözetleme ihtiyacını bu uydumuzla çok daha net bir şekilde karşılamış olacağız."

Cezaevindeki çocuğun idolü ‘Polat Alemdar’

Çocuk suçluların ruhsal durumlarını inceleyen psikolog Deniz, her ranzada Polat Alemdar posteri olduğunu söyleyerek, “Hepsi onun gibi olmak istiyor. Dizinin yayınlandığı saatte bütün çocuklar TV başında” dedi.

2. Bursa Çocuk ve Gençlik Filmleri Festivali Geliyor!

Bursa Sinematek Derneği tarafından hayata geçirilen Bursa Çocuk ve Gençlik Filmleri Festivali, önümüzdeki sene 15 - 30 Nisan 2013 tarihleri arasında düzenlenecek.

Festival organizasyonunun açılış filmi olarak ise Sırrı Gültekin’in yönetmenliğini üstlendiği Dertli Gönül Bursalı sinemaseverlerle buluşacak. Filmde rol alan, çocuk oyuncularından Rüya Gümüşata da filmin gösterime katılacak.

Çocuklar ve oyun üzerine

Kimi zaman büyüklerin sohbetlerinde çocuklar için şu tarz cümleler geçer: ‘Bizim çocukluğumuzda bilgisayar mı vardı?, şimdiki çocuklar bir alem!, zamane çocukları her şeyi biliyor.’ Bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Çocuklar ve oyunlar konusunda çok güzel bir söyleşi yapılmış bir oyuncak müzesine sahip olan Sunay Akın’la. Akın diyor ki: ‘‘Ben özgürlüğü elinden alınan çocuğa büyük derim. Oynamak için hayallerin olması gerekir ve oyunda var olan tek şey, duygulardır. Mutluluk vardır oynarken, hüzün de vardır, sevinç de vardır.’’

Risk altındaydılar, 'eylem müptelası' oldular

Polisin ilkokullara koyduğu 'şikâyet' kutusu, hayırlı evlatlar yetişsin diye alınan önlemlerden biri. Babamız çok kızar! 
Bu yılın ilk aylarında başlamıştı. Projenin tam ismi Güvenli Hayat ve Güvenli Gelecek için Çocuk ve Gençler Sosyal ve Destek Programı (ÇOGEP). Her şehrin emniyet müdürlüğü ve milli eğitim müdürlüğü işbirliği halinde farklı etkinliklere imza atıyorlar. Kâh kamplara gidiliyor, kâh konser olabiliyor, özellikle ‘risk altında’ diye adlandırılan çocuklara ve gençlere polisi sevdirmek, onları topluma ‘kazandırmak’ hedefleniyor. Yaratıcılıkta sınır yok. Daha birkaç hafta evvel İstanbul’un kimi ilçelerinde emniyet mensuplarıyla risk altındaki öğrencilerin birlikte kolbastı ve gangnam stillerinde danslarıyla nihayetlenen buluşmalar yaşanmış. Oktay Kaynarca gelip Ustura Kemal olarak nara atmış bir de... 

"Senden sonra başka kimse soru soracak mı?"

Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Başar Çolak, ''Tüm cinsel istismara uğrama iddiası olan çocuklardan Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınma konusundaki genel eğilim, yargılama sürecini uzatmakta, çocukların ruhsal sağlıklarında olumsuz etkiler oluşturmaktadır'' dedi.
Çolak yaptığı açıklamada, çocuklarla ilgili Adli Tıbbi değerlendirme istenilen genel konuların başında mağdur çocuklarda yaralanma, cinsel istismar ve yaş tayininin geldiğini, suça sürüklenen çocuklarda ise cezai sorumluk ile yaş tayininin yoğun olarak değerlendirildiğini ifade etti.

Çocuk ve anadilde eğitim hakkı

Ülkemiz coğrafyası çok ulusludur. Ancak Türkiye Cumhuriyeti tek bir ulusun varlığı esasları üzerine inşa edilmiştir. Hal böyle olunca Türkler dışındaki diğer ulus ve ulusal azınlık halklarının varlık koşulu, diğerinin egemenliğine dayalı baskı ve asimilasyon mekanizması altında ezilip, içten içe yok olma sürecini yaşamaktadır. 

Ben Muhammed Encü'yüm

Bir yuvanın on üç yaşındaki ilk göz ağrısı, müşfik bir ağabey, yuvasına düşkün bir güvercinim...
Fakirlikten gayrı derdimiz yoktu, onu da pek dert edinmiyor, hamd edip gidiyorduk...
Daha altıncı sınıfa gidiyor, veteriner olacağım günün hayaliyle hayata tutunuyordum. Babamın beslediği hayvanları çok seviyordum, en çok da ata benzediği için katırları severdim. Evet, tam bir at aşığı idim ben. Kaç kere başını şişirmişimdir babamın, bana bir at alsın diye...

Listikên Zarokan çıktı

Yazar kitabını, Roboski katliamında yaşamını yitirenlere atfetti 

Mali Müşavir, Kürtçe öğretmeni ve Yazar Hasip Yanlıç’ın Kürtçe tekerleme, bilmece ve bulmaca kitabı ‘Listikên Zarokan (Çocuk oyunları) adlı kitabı yayınlandı. 3 yıllık bir çalışmanın ürünü olan kitap, Yüksekova Belediyesi’nin katkılarıyla hazırlandı. Yüksekova’da ücretsiz olarak dağıtılan kitabın yazarı Hasip Yanlıç, kitabı Roboski katliamında yaşamını yitiren çocuklara atfettiğini söyledi.

“Diline biber sürerim”den kırmızı biber perisi “Paprika”ya

Son birkaç yılda yayınlanan Türkiye çocuk ve gençlik edebiyatı eserlerine baktığımızda belli eğilimler dikkati çekiyor. Hâlâ, bugün durduğu ve gördüğü yerdenkendi çocukluk anılarını yazan, çocuk ya da genç kahramanlarını dışardan, yetişkin bir gözle anlatan yazarlarımız sayıca üstünlüğü koruyor. Ancak  hikâyesini/romanını çocuğun gözünden kurgulamaya, olaylara onun bakışıyla ve sesiyle yaklaşmaya çalışanyazarların çoğaldığı da bir gerçek.
Gençlik dili ve jargonunun çağdaş çocuk edebiyatımızda giderek daha fazla yer bulması bunun en bariz ifadesi. Ne yazık ki üslup alanında yaşanan bu umut verici gelişme, henüz içerikte köklü bir değişimin yansıması değil.  Olmadığı gibi, eskimiş, teoride aşılmış gibi görünen yaklaşımları örten bir işlev dahi görebiliyor.  

Yaralı çocuk ambulansa alınmadı

Aksaray’da kontrolden çıkan otomobilin takla atması sonucu 7 yaşındaki Ahmet Ferhat Dündar öldü, aynı aileden 2’si çocuk 6 kişi yaralandı.
Yaralılara yardım eden yoldan geçen sürücü Bayram Güneş, yaşamını yitiren Ahmet Ferhat Dündar'ı ilk gelen ambulansın ölü diye almadığını, kendi otomobiliyle hastaneye götürürken, karşılaştığı ambulansa teslim ettiğini ve çocuğun yolda hayatını kaybettiğini ileri sürdü. 112 Acil Servis Komuta Merkezi yetkisili ise iddianın doğru olmadığını söyledi.

Serbest kıyafete kuponlu çözüm!

MEB’in ‘okullarda kıyafet serbestliği’ getiren yönetmeliğinin ardından kamuoyunda tartışmalar büyürken, Sanayi Bakani Nihat Ergün öğrenci ve ailelerine ‘giysi kuponu’ dağıtılabileceğini açıkladı.

Tablet bilgisayar, dijital dönüşüm ve on-line gençlik!

F@TİH projesi (Fırsatları Değerlendirme ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi), Türkiye’nin dijital uçurumunu çözmesinin bilgisayar teknolojisine entegre olmaktan geçtiğini savunan bir proje. 4 yılda 42 bin okulda 620 bin dersliği akıllı tahta, projeksiyon cihazı, internet, çok amaçlı yazıcı ve 16 milyon öğrenciyi tablet bilgisayarla donatmayı hedefleyen bu projenin hedefi “eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak”.

Fatih Projesi'nin perde arkası

Başbakan bir okulda ilk tabletleri dağıtarak Fatih Projesi’ni (!) başlattı. Çağımıza damga vuran teknolojiler ve eğitim yan yana olunca akan sular duruyor. Oysa, gerçekler çok farklı:

Çocuk edebiyatını istismar eden yalnızca dinsel gericilik mi? Ya madalyonun diğer yüzü?

Geçen yazımızda çocuk kitaplarında karşımıza kimi zaman açık kimi zaman örtülü, ama son dönemde giderek daha sık, giderek daha sistematik bir şekilde çıkan dinsel gericiliği işlemiştik. Şimdi madalyonun diğer tarafına bakmak istiyoruz. Çünkü çocuk kitaplarını istismar eden tek politik güç dinsel gericilik değil.Türk-İslam ülküsünü besleyen çocuk kitapları kadar, Yankee kültür(süzlüğ)ünü besleyen çocuk kitapları da var. Üstelik iki ayrı uçta yer alsalar ve birbirinden çok farklı görünseler de bu kitaplar ayrımcılık, cinsiyetçilik ve bağnazlıkta birbirleriyle yarışıyorlar.

Masalcı Teyze'den...

TRT'de 1980 yılında TRT Ankara Televizyonu prodüktörlerinden İlhan Şengün'ün (1946-2003) yapımcısı olduğu Uykudan Önce isimli çocuk programıyla birlikte masalcı teyze diye anılmaya başlanan Adile Naşit'in masal ve öykü anlattığı bu program tek kanallı televizyon döneminde çocuklar tarafından büyük ilgi gördü. Bu programda anlattığı masallar ve öykülerle, çocukların gönlünde taht kurdu. 

Oyuncaklar etrafınız sarıldı, teslim olun

Yeni yılda yoksul çocuklara dağıtmak üzere oyuncak toplayan liselilere zabıta ve polis tahammül edemedi.
Samsun'da Liseli Genç Umut “Yapabileceğin Bir Şey Var!” diyerek yoksul mahallelerdeki çocuklara dağıtmak için oyuncak kampanyası başlattı. Liselilerin başlattıkları oyuncak kampanyası halk tarafından büyük ilgi ve destek ile karşılanırken, standa zabıta müdahale etti 

Deprem şartlarında çocuk olmak da zor

"Van Depremi" dendiğinde hepimiz bir yıl öncesine geri döneriz ve muhtemelen birçoğumuz da "Ne büyük felaketti, neyse ki geçti" diye iç geçiririz.
Evet, depremin hemen sonrasında gittiğim Van'da büyük felaket yaşanıyordu, şehirden kaçmaya çalışanlar, yardıma muhtaç insanların çaresizliği, yapılan yardımların düzensizliği... Ana akım medyada tasvir edildiği üzere, yaralar hızlıca sarılmış değildi. İlk gözlemim coğrafyayı ve insanları bilen, tanıyan belediyelerin ve kentlilerin, afet koordinasyonu dışında bırakılıp tek yetkilinin Valilik ilan edilmesiydi.

Çocuk kitaplarında dinsel gericilik ya da buzdolabı satmakla çocuk kitabı yayınlamak arasındaki fark üzerine...

Dini içerikli çocuk kitapları çığ gibi artıyor. Daha birkaç yıl önce bunu, özellikle ülkenin belli başlı kitap fuarlarını gezdiğinizde çıplak gözle izleyebiliyordunuz. 1 ya da 2 liraya satılan, çamur baskılı, kitaptan çok broşüre benzeyen, inanılmaz kötü desenli eserler.  Kitap isimleri adeta bağırıyordu: Bizim Evde Ramazan, Canım Peygamberim, Namaz Çiçekleri …

Çocuk suçlarında İstanbul bir numara

Sunulan rapor istatiksel veriler içerdiği için yayınlıyoruz.

Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı'na bağlı güvenlik birimlerine gelen çocuklar üzerinde yapılan araştırmaya göre, 81 il arasında İstanbul, suça karışan çocuklar sıralamasında birinci sırada yer alıyor. İstanbul'u İzmir takip ederken, Adana üçüncü sırada bulunuyor. Diyarbakır ise ilk 10 il arasında yer alıyor. Büyükşehirlerde çocukların bulaştıkları suçların başında hırsızlık ve yaralama geliyor.

Samsung çocuk işçide de 1 numara

Çin İşçi Grubu'ndan (CLW) gelen iddialar, teknoloji devinin itibarını bir hayli zedeleyecek nitelikte. Geçtiğimiz günlerde bir basın toplantısı düzenleyen CLW, Samsung'unHTNS Shenzhen fabrikasında 16 yaşından küçük işçi çalıştırdığını belirtti: "HTNS'nin yasalara aykırı en üzücü davranışı, şüphesiz bünyesinde çocuk içşi barındırmasıdır. CLW müfettişleri şirkette, Çin'de yasal sınır olan 16 yaşın altında en az 3 kişinin çalıştığını saptamıştır."

 Mısır’ın küçük kadınları ve adamları

Kahire, tarihi 16. yüzyıla dayanan Magra el-Oyoun isimli su kemerine ev sahipliği yapıyor. Magra el-Oyoun, turistler tarafından antik İslam ve Hristiyan şehirleri olarak bilinse de aslında Kahire’nin en yoksul semtlerinden biridir. Aşırı nufüslu olan bölgede çeşitli zanaatkarlar ve bir çok küçük endüstri kolu vardır.

Türkiye'de her 3 kadından biri çocuk yaşta evleniyor

Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği Türkiye'de çocuk yaşta gelin olmak zorunda kalanları araştırdı.

Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği, çocuk yaşta gelin olanları araştırdı ve ortaya çarpıcı bir tablo çıktı. Araştırmaya göre Türkiye’de her 3 gelinden biri çocuk yaşta evleniyor. Sadece kadınlar değil nüfusun yüzde 28’i çocuk yaşta evleniyor.

Araştırmda UNICEF raporlarına göre dünya genelinde 25-49 yaşları arasında 400 milyon kadının, çocuk yaşta evlendirildiğinin de altı çizildi.

Gazi İlköğretim'den imam hatipe karşı boykot eylemi

Okullarının imam hatip yapılması kararını duyduklarından beri eylemdeler... Bugün de sınıfların yarısını boş bıraktılar, kar, kış demeden eylem yaptılar. Seslerine kulak tıkayan İl Milli Eğitim Müdürü'ne 'pes etmeyeceğiz' dediler, çocuklarını boykota katılmamaları için tehdit eden okul idaresine kapıları yumruklayarak tepki gösterdiler.

Çocuk intihar yaşı 8’e indi!

Türkiye İntiharı Önleme Derneği Başkanı Prof. Dr. Işık Sayıl, İskenderun’da “Çocuk ve Ergen İntiharı” konulu seminer verdi..
Öncelikle, İlçe Milli Eğitim Müdürü Muharrem Keleşoğlu’nun ‘Çocuk ve Ergen İntiharı’ konusunu gündeme taşımasını önemsiyorum..
Konu önemli olduğu kadar, hassas da..
Biliyoruz ki..
Yoksulluk, geçim derdi hepimizin sorunu.
İnsanca yaşamak elbette tüm insanların doğal hakkıdır.

ABD’de kurşun geçirmez çocuk çantalarına talep arttı

ABD’de 20 çocuğun hayatını kaybettiği Sandy Hook olayından sonra, çocuklar için kurşun geçirmez sırt çantalarına talep hızla arttı. Haberi veren ABC News, bu tür çanta fiyatlarının 200-300 dolar olduğunu da bildirdi.

Kardeş Türküler - “ÇOCUK (H)AKLI”

“Çocuk soru sorandır.

Her kavganın ardından barışmasını bilendir çocuk.

Çocuk hesapsızca davranan, korkusuzca konuşandır.

İsyan edendir, “Kral çıplak” diyendir.

Görmezden gelinen gören, bilinmeyeni merak edendir.

Koşan, oynayan, bağıran fütursuzca gülen, yürekten ağlayandır.

Şarkı söyleyip dans eden, şehirler kurup, şehirler yıkandır çocuk.

En sessiz damlara bir kuş cıvıltısı

En karanlık odalara kırların ışıltısını getirendir

Umuttur çocuk

“Çocuk aklı” diye gülüp geçmeyin, 

Bir daha bakın her gün baktığınız baka baka ezberlediğiniz tabloya

Bir de bakmışız ki bozulmuş ezber

“Çocuk Haklı”ymış meğer.

Kızılok ve Ortaçgil’den büyüklere çocuk şarkıları

Albümde iki sanatçının yaklaşık 20 yıl önce TRT için hazırladıkları ve Kızılok’un ölümünden sonra oğlu Yağmur’un babasının arşivinde bularak ortaya çıkardığı çocuk şarkıları yer alıyor. Büyüklerin de zevkle dinleyebileceği albümde dostluğu, kardeşliği, insan sevgisini, kötülüklere karşı mücadeleyi, doğanın güzelliklerini işleyen 12 parça yer alıyor.  Klik müzik ve Halkevleri işbirliğiyle hazırlanan albümle ile ilgili Bülent Ortaçgil'in röportajı...

Vejetaryen Külkedisi - Büyüklere Gerçekçi Bir Masal

‘Vejetaryen Külkedisi/ Büyüklere Gerçekçi Bir Masal’, masallarla büyüyen her çocuk gibi büyüdüğünde bunların sadece masal olduğunu anlamasına rağmen içindeki çocuğu susturamayan Nunila Lopez Salamero’nun hayatı boyunca evleneceği prensi araması ve bulduğunu sandığında da yaşadığı hayal kırıklığını anlatıyor aslında. Ama bir aşk romanı gibi değil de bir masal gibi… Kitapta ayrıca yazar Nunila Lopez Salamero ile çizer Miriam Cameros Sierra’nın tanışma ve bu öyküyü hayata geçirme anları ayrı bir masal gibi okurun beğenisine sunulmuş. Başlangıçta kadınlar arası bir dayanışma ağı içinde yayımlanan kitap, zamanla duyulup beğeni kazanarak İspanya, Güney Amerika, ABD, Almanya ve Fas’ta ve son olarak da Türkiye’de, NotaBene Yayınları tarafından yayımlandı. 

Öğrencilerden protesto: Üşüyoruz

Muğla’nın Milas İlçesi’ndeki Cumhuriyet Anadolu Lisesi’nde eğitim gören 1000’e yakın öğrenci, okulun kaloriferlerinin yanmadığı ve onarım nedeniyle tuvaletlerinin kullanılamadığı gerekçesiyle derse girmeme eylemi yaptı. İhtiyaçlarının karşılanmadığını öne süren öğrenciler Milas İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne doğru yürümek istedi. Öğrencilere polis engel oldu, eylemin ardından okul iki gün tatil edildi.

Zırlak Pepe

Kurak bir gün sonrası serin gecenin ez cümlesiyim,

sözlerim kayıp…

bir şarkı sözü var aklımda ,içimden söylüyorum melodisine uyup…

inanamıyorum resmen bu ekolali durumu….

Tanrım bu iğrenç şarkıyı zihnimden sil…

İstediğinizden başlayabilirsiniz: İmam - Ev Hanımı

Sorgun Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri, bazı öğretmenlerin derslerde kendilerini ''Buradan mezun olanlar ya ev hanımı, ya da imam olur'' gibi küçümseyici cümleler kullandıkları iddiasıyla derslere girmeme eylemi yaptı.

Velileri ile okul önünde toplanan öğrenciler, bazı öğretmenlerin ''Bu okula okumak için gelinmez, Fatiha okumak için gelinir'', ''Buradan mezunlar ya ev hanımı ya da imam olur'' gibi hakaret içeren sözler sarf ettiklerini ileri sürerek gün boyunca derslere girmedi.

15 yaşındaki çocuk peynir çaldığı için tutuklandı!

Tekirdağ'da 15 yaşında bir çocuk marketten 12 kilogram peynir çaldığı için tutuklandı.

Okul katliamlarının tarihi

Geçen hafta ABD, bugüne kadar meydana gelmiş en kanlı okul katliamlarından birine daha sahne oldu. Bir yandan bu katliamın ardında bıraktığı yaraları sarmaya çalışan ülke, bir yandan bu vakaların sebebini araştırıyor. ABD’de 1990‘ların ortalarından bu yana giderek sıklaşan okul katliamları giderek sıklaşıyor.

Öte yandan katliamların gerçekleştiği okulların profili de giderek değişiyor. Daha önceleri yoksul mahallelerde gerçekleşen “isyankar” girişimler olarak görülen bu vakaların, varlıklı mahallelere doğru kayması sorunun daha derin bir takım kaynakları olabileceğini gösteriyor. Ayrıca okul katliamları giderek tüm dünyaya yayılıyor.

Tahir Öğretmen ve Çocukları

Yeni bir eğitim yılı başlıyordu.. Kasvetli ve kapalı bir hava vardı dışarıda, yağmurlu.. Pencerenin kenarında, kravatını bağlarken hissetti bunu Tahir öğretmen.. Uzun bir aradan sonra, sabahın yedisinde okul yolunu tutacaktı.. Ceketini üzerine aldı ve yola koyulmak için kapıyı araladı.. Yan komşusu Melahat Hanım ve apartmanın kapıcısı Cafer Efendi’nin onu fark etmemesine bir anlam verememişti.. Oysa ki her sabah selamlaşırlardı.. Bunu düşünmeye başlamıştı ki, bu düşünceden sıyrılmasına neden olan bir ses duyuldu. Bir polis aracı, sireni açık bir şekilde yanından geçiyordu..

Sesli Hikayeler - Küçük Kara Balık / Seslendirme: Derya Baykal

Masalımız, Küçük Kara Balık'ın masalı... Küçük Kara Balık, içinde yaşadığı dünyanın dışını merak eder. Bu nedenle birgün her şeyi ardında bırakıp yola düşer. O, meraklı ve cesur bir balıktır. Yolculuğunda başına kötü şeyler gelse bile o, çıktığı yoldan geri dönmez. İnatla derelerin denizlere döküldüğü yeri görmeye gider. Zorluklar karşısında direnmeyi öğrenir yalnız başına. Kimi kez başkalarından yardım alır, kimi kez başkalarına yardım eder. Ama o hiç vazgeçmez: “Denizleri görmek her balığın hakkıdır!” demekten. Eğer derede kalsaydı Aydede'yi hiç göremeyecekti. Eğer ırmakları aşıp denize ulaşmamış olsaydı başka balık türleriyle hiç karşılaşamayacaktı. Dünyanın yaşadığı yer kadar küçük bir yer olmadığını göremeyecekti. Onun masalı okumayı seven meraklı ve cesur çocukları, düşleriyle tamamlanacak bir masaldır.

KÜÇÜK KARA BALIK

Yazar:Samed Behrengi

Seslendirme: Derya Baykal

Tayyip yine üç çocuk istedi

Tayyip Konya'da gerçekleştirilen toplu açılış töreninde konuştu ve 3 çocuk yapılmasını istedi. Tayyip'in sansürsüz konuşması:

Yarın inşallah vuslatının 739’ncu yıl dönümünde Konya’da Hazreti Mevlana’yı hep birlikte yad edeceğiz. Bu kadim Selçuklu başkentine hizmet etmek bizim için iftihar vesilesidir.

Konya’nın asırlardır hayalini kurduğu bir projenin açılışını yapıyoruz. Konya ovasını suyla buluşturacak Mavi Tünel ve Bağbaşı tünellerini tamamladık ve bugün açılışını gerçekleştiriyoruz. Biz göreve geldiğimizde Konya Ovası projesini raflara kaldırmış terk edilmiş halde bulduk. GAP ve DAP ile birlikte Konya Ovası projesini ele aldık ve çalışmalara hız verdik.

Çocuk Kitap: Çıtır Çıtır Felsefe

Yaşamı ve dünyanın işleyişini anlamaya çalışan çocuklara yardımcı olacak temel sorularla kurgulamış kitaplardan oluşan felsefe dizisi, ülkemizde yayımlanmaya başladığı 2006 yılından bu yana büyük ilgi gördü. Okullar tarafından en çok önerilen kitaplar arasında yer alan diziyi, bugüne dek onbinlerce çocuk okudu. Her birinde farklı bir temel konunun ele alındığı, günlük yaşamda sıkça karşılaştığımız örnek olayların öyküleştirildiği kitaplar, Jacques Azam’ın karikatür tadındaki renkli resimleriyle ve özgün sayfa tasarımlarıyla hem çocuklar, hem de öğretmenler ve anne babalar tarafından sevilerek okunuyor.

Çocuk gelinlerin dramı tiyatro sahnesinde

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) öğrencileri tarafından kurulan “Çocuk Gelinlere Hayır” adlı tiyatro grubu, sahnelediği oyunla çocuk yaştaki gelinlerin dramını anlatıyor.

Derste gördükleri “Çocuk gelinler ve çocuk istismarı” konusundan yola çıkan Sağlık Meslek Yüksekokulu (MYO) Hemşirelik Bölümünde eğitim gören 8 öğrenci, “Çocuk Gelinlere Hayır” adlı tiyatro ekibi kurdu. Öğrenciler, hazırladıkları “Çocuk Gelinler ve Çocuk İstismarı” adlı oyunu ilk kez Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi'nde sahneledi.

Çocuk gelinler ve istismar konusunu ülkenin her yerinde anlatmayı amaçlayan öğrenciler, bu konuda da bir farkındalık oluşturmak istiyor.

Tiyatro grubuna destek veren KSÜ Sağlık Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Seda Arslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocuk gelinleri ve çocuk istismarını perdeye yansıtmaya çalıştıklarını söyledi.

İlk Kürtçe-Türkçe çocuk gazetesi Denge Zarokan

Çocukların kendi bakış açılarıyla duygu ve düşüncelerini kaleme aldıkları yazı, şiir, resim, karikatür ve eğlence içerikli bölümlerden oluşan 12 sayfalık gazete, Denge Zarokan yoluna devam ediyor.

3 yıldır Amed'li çocukların da yaşamda söz sahibi olduklarını ortaya koyuyor.

Gazetede yer alacak konuların belirlenmesinde ve hazırlanmasında çocuklara yardımcı olan Eğitim Destek Evi Rehberlik Öğretmeni Zeynep Demir Akçer, 
gazetenin çocukların katılım ve ifade haklarını desteklemek amacıyla hayata geçirilen bir proje olduğunu kaydetti. 

Konuşmayı bilmeyen çocuk ifade için çağrıldı

Balıkesir’de konuşmayı bilmeyen 2 yaşındaki çocuk, ailesinin geçirdiği trafik kazasıyla ilgili ifadesine başvurulmak üzere mahkemeye çağrılarak duruşmaya sokuldu.

Balıkesir’de geçtiğimiz haziran ayında yaşanan bir trafik kazasının davasında ilginç görüntüler yaşandı. Balıkesir 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde açılan kamu davasıyla ilgili bilgi veren baba Taşkın Sarıca, “Haziran ayında motosikletteydik. Alkollü bir sürücü ile bir trafik kazası yaşadık. Ben, eşim ve oğlum kavşaktan geçerken alkollü bir sürücü bize çarpmıştı. Polisler ben evde yokken gelmişler. Eşimle birlikte çocuğun da mahkemeye gelmesi gerektiğini söylemişler. Duyunca tuhafıma gitti. 'İfade açısından gelmesi lazım' dediler. İlk kaza zamanında karakola da ifade için çağırmışlardı. İfadesi konuşmadığı için alınamamıştı. Çocuğun psikolojik olarak etkileneceğini düşünüyorum" dedi.

Çocuktan İşçi-Patron Yetiştirmece Oyunu

Kentsel dönüşümle yağmanın ve rantın cirit attığı İstanbul'da AVM'ler mantar gibi çoğalırken zihnisinir projeler de ortaya çıkıyor. Çocukların para kazanma ve harcamayı 'öğrenecekleri' eğlence merkezlerinden ilki açılıyor. HABERTÜRK'ün 'gururla' duyurduğu proje hakkındaki haberi yayınlıyoruz.
Çekirdek Çocuk

"Saf Gayrimenkul'un Acıbademdeki projesi, Göl, Koru, Kent etabı olmak üzere üç etaptan oluşuyor. Proje içinde ayrıca bir alışveriş ve yaşam merkezi bulunuyor. A plus, A ve B Plus gelir grubuna hitap edecek olan alışveriş ve yaşam merkezi 85 bin metrekare kiralanabilir alandan oluşuyor. Çocuk ülkesi Kidzania ilk kez Akasya Alışveriş ve Yaşam Merkezi'nde Türkiye ile buluşacak. Kidzania çocuk ülkesi edutaiment olarak bilinen eğlenerek öğrenme konseptine sahip. AVM'de ayrıca 9 adet sinema salonunun yanı sıra "Bazar" meydanı, teras katta havuz ve SPA, süpermarket, elektronik market ve giyim mağazaları bulunacak. Alışveriş merkezinde üst segmentte yer alan markaların konumlandırılacağı ayrı bir bölümde yer alacak. "

Cemaatten Kampanya: Camiye gelen her çocuğa bir tablet

Haber 7 isimli haber sitesinin haberini, gericilerin piyasayla ilişkilerini hatırlatması ve güncel örnekler sunması bakımından yayınlıyoruz.
Çekirdek Çocuk

ABD'de okul katliamı: 18'i çocuk 27 kişi hayatını kaybetti!

ABD'nin Connecticut eyaletindeki bir okula yapılan silahlı saldırı sonucunda 18'i çocuk en az 27 kişinin yaşamını yitirdiği belirtiliyor.

Güncelleme 20:20

ABC News'ın haberine göre, 24 yaşında olan saldırganlardan birinde 4 silah ve kurşun geçirmez yelek vardı.

Pamuk Prenses ve Küçük Kara Balık

Masallarda kadınlar hep aynıdır. Beyaz atlı prenslerini beklerler. Prens geldiğinde ise kadın kahraman köşesine çekilip "evinin kadını çocuklarının anası" olmaya hazırdır.

Masumane sözcükler altında pornografik özelliklerin barındığını, henüz üç/beş/on (fark etmez) yaşındaki çocuklara aslında altında cinsel imgelerle donatılmış simgelerin geçtiğinin farkına bile varılmaz.

Bir sapkınlık olarak annelik | Estela Welldon

Tuhaf gelse de annelik, kimi kadının eline, çocuklarına karşı sapkın ve saptırıcı tutumlar takınmak ve kendi annesine misilleme yapmak için mükemmel bir araç verir.
Normal çocuk gelişiminin öncelikle sağlıklı bir annelik tutumu­na dayandığına inanılır. Sağlıklı annelik tutumunda, anne, bebeği­ne bakmaktan ve bebeğin kendi eşsiz özelliklerini taşıyan, bağım­sız ve kendinden emin bir insan olarak yetişmesine yardımcı olma sürecinden büyük haz duyar. (Winnicott, (1965), bebeklerin ancak “yeterince iyi annelik” sayesinde “gerçek benlik”ine kavuşabile­ceğini söyler.) Ne yazık ki bunu söylemesi kolay, ama yapması zor­dur; çünkü anne de bir annenin kızıdır, ve bu annenin de kendisine ait çok sayıda erken yaşantıları ve travmaları olabilir. Chodorow’un ifadesiyle, “kadınların anneliği, kuşaklar boyunca üretilir” (1978, s. 3). Blum da ona katılır ve şöyle der: “Anne, çocuğun mutlak ba­ğımlılığı sona erdikten sonra, bir sonraki kuşağın yetişkinlik yaşa­mında da büyükanneliğin annelik özelliklerinde de annelik yapma­yı sürdürür” (1980, s. 95).

O ateş 'Sarhoş Atlar Zamanı'na düştü!

Piranşar’ın Şinawe köyünde geçtiğimiz hafta kız çocuklarının sınıfında 2 öğrencinin hayatını kaybetmesi, 37'sinin yaralanmasının ardından Doğu Kürdistan yasta. Şinawe köyü ve civarı ise 'Sarhoş Atlar Zamanı'nın filmine ev sahipliği yapmıştı. Mağdur ailelerden bazılarını tanıdığını belirten filmin yönetmeni Bahman Ghobadi "Bu olaydan derin üzüntü duyuyorum" dedi.
5 Aralık günü Doğu Kürdistan'ın Piranşar’ın Şinawe köyünün okulunda çıkan yangın, 10 yaşındaki Seyran Yegane ve Êlham Îsmaîlpûr'ın hayatına mal oldu. Sadece kız çocukların eğitim gördüğü sınıfa büyük zarar veren yangında 37 çocuk ise yaralandı. Bunlardan 17'sinin durumu ağır.
Haber ajansları ve internet sitelerine düşen fotoğraflar ise yürek sızlatıyor. Yanmış yüzler, siyaha dönmüş küçük bir sınıf, terk edilmiş küçük ayakkabılar, hastane kapılarında çaresizce bekleyen anne-babalar.