Ev-dekorasyon sitesinde gezinirken bir Van silüeti geldi aklıma. Çadırı yanan bir aile; işsiz baba, her zaman işsiz anne ve hiç çocuk olamayan evlatlarıyla…
Bu çocukların hiç sahip olmadıkları odalarını, dolayısıyla dekor sözcüğünün Türk Dil Kurumu’nun web sitesinde durduğu kadar yabancı durduğu bir coğrafyayı tasavvur edeyim dedim. Sen misin diyen? Biçare Filistin çocukları düştü aklıma. Bir başka “Filistin’de Çocuk Olmak” rehaveti yaratmak değildi niyetim. Ortadoğu’nun çocukları acı oyunlarıyla büyür de Afrika çocukları büyümez mi ? Bir Kenya vardı iç savaşla kavrulan ya da Mısır ya da Fas… Ya Asya? Daha hangi ülkeleri eklesek “taş atan çocuklarıyla” Türkiye’den başka ? Çocuklar için tek felaket savaş olsaydı keşke dedirtiyor bazı gerçekler. Kimi yetersiz beslenme koşullarından, şiddetten… ölürken kimi bunlarla birlikte, bunların içinde yaşıyor. UNICEF’in raporuna göre 2010 yılında 8 milyon çocuk 5 yaşına gelmeden yaşamını yitirdi. Bir başka rapora göre ise bugün dünyada 65 milyon okul çağındaki çocuk çeşitli nedenlerle okula gidemiyor. 1.5 milyon çocuk ise zorla çalıştırılıyor. 2012 yılında dahi çocukların hala çocuk olamadığı bir dünyada bu çocuklar neler yapıyor, neler yaşıyor?
Aşağıdaki fotoğraflar ve hikayeleri ciddi bir emeğin ürünüdür. Yaklaşık bir yıl önce James Mollison fotoğraf makinesini eline aldı ve çektiklerine “Çocuklar Nerede Uyur” kitabında yer verdi.
Balonların peşinden koşması gerekenlerin hayatın peşinde sürüklendiği Türkiye coğrafyası ve nice karada olup bitenler bunlar. Yetişkinler olarak en içten mahçubiyet ifadesi dahi telafi edemez durumu, farkındayız.
Biz büyüklerin yaptığı yaramazlıklar haddini aştı, çocuklar. Talan ettik dünyayı. Bu yüzden şimdi yaramazlık yapın yapabildiğiniz kadar…
Biz büyüklerin yaptığı yaramazlıklar haddini aştı, çocuklar. Talan ettik dünyayı. Bu yüzden şimdi yaramazlık yapın yapabildiğiniz kadar…