Milli Eğitim Bakanı Nabi
Avcı'nın 2013 – 2014 eğitim yılının ilk gününde Ankara Etimesgut Cahit
Zarifoğlu İlkokulu'nda, okula ismini veren Cahit Zarifoğlu'nun Afganistan
temalı 'Ağaç Okul' isimli çocuklara savaş çağrısı yapılan, gericilikle bezenmiş
kitaplar dağıtmasının üzerinden birkaç gün geçmeden yine Milli Eğitim
Bakanlığı'nın 10. sınıflar için çıkardığı ve okullarda dağıttığı Fizik
kitabında bilimsellikten uzak içerik ve kitapta anlatılan hikayeler, Milli
Eğitim Bakanlığı'nın hazırladığı kitapların niteliğini ve bilimselliğini
sorgulatır hale getirdi.
10. sınıflar için hazırlanan
konu başlıklarından bazıları şöyle:
Naz Tenis Kortunda, Hüzünlü Ayrılık, İlayda
Yarıyıl Tatilinde, Fareye de Pil Taktılar!, Şeyma’nın Rüyası, İlayda’nın
Başarısı...
Hazırlanan
Fizik kitabında konu edilen hikayelerdeki isimlerin İslami referanslarla
konulmasının yanısıra kitabın 31. sayfasında yer alan Madde ve Özellikleri başlığı
altında ele alınan canlıların sınıflandırılmasında verilen örnekler ve içerik
de oldukça dikkat çekici:
“Doğadaki
canlıları gözlemlediğimizde yaratılışları itibariyle
birbirlerinden
farklı yapı ve özeliklerde olduklarını görürüz.
Örneğin,
bir filin boyutları ile bir farenin boyutları birbirinden
oldukça
farklıdır. Fare gibi küçük canlıların yüzey alanlarının
hacimlerine
oranları fil gibi büyük canlılara kıyasla daha büyüktür.
Bu
farklılıkların canlıların yaşamlarını nasıl etkilediğini hiç
düşündünüz
mü?
Bu
soruya cevap verebilmek için büyük canlılar ile küçük
canlıların
belirli bir yükseklikten düşme durumlarını irdeleyelim.
Büyük
canlıları küçük canlılardan ayıran en belirgin özellik
hacimlerinin
dolayısıyla ağırlıklarının farklılığıdır.
Bu farklılık,
canlıların
yüksek bir yerden düşerken görebilecekleri zararı da
belirleyecektir.
Örneğin; bir böceğin yüzey alanı ile hacim oranı
onun
ağaçtan güvenli bir şekilde düşmesine elverişliyken bir
çocuğun
yüzey alanı ile hacim oranı buna elverişli değildir.”
Canlıların
birbirinden farklılığı yaratılışa bağlayan yazar aynı zamanda canlılar arası
kütle ve ağırlık farklılıklarını da anlamsız bir örnekle – bir böcek ile bir
çocuğun karşılaştırılması – veriyor.
Kitabın ilk konusu olan Madde
ve Özellikleri altında işlenen ünitedeki amaç şöyle açıklanmış:
“Katıların uzunlukça belli bir oranda
büyütüldüğünde kesit alanları, yüzey
alanları
ve hacimlerinin kaç kat büyüdüğünü hesaplayıp canlıların çeşitli özellik
ve
ihtiyaçları ile bu değerler arasında ilişkilendirmeler yapacağız.”
Katıların
boyca uzaması, büyütülmesi ile canlıların hacimsel olarak büyümesi arasında
kurulan ilişkinin safdilliğine söylenecek çok söz olmasına rağmen asıl trajikomik
olan şey ise örnek alınan konuda ortaya çıkıyor; Güliver Devler Ülkesinde.
Hikayeden alıntı yapılan bir bölümün ardından kitaptan çocuklara yönelen soru:
“Sizce
böyle bir dünya gerçekte var olabilir mi?”
Çocuklara
yüklenen ödev yalnızca hikayenin realitesi değil aynı zamanda matematiksel
olarak karşılığı da.
“Varlıkların
en ve boylarındaki değişimlerin; onların kesit alanı, yüzey alanı ve
hacimlerinde ne
kadar
değişiklik meydana getireceğinin” sorgulandığı hemen sonraki
bölümde de çocuklardan Güliver'in değişen boyutunun matemetiksel olarak ifadesi
isteniyor.
Bilimi bırak Nida önce şu bulaşıkları
yıka!
Hazırlanan
kitapta benzerleri türlü müfredat kitaplarında defalarca görülen toplumsal iş
bölümüne dair de örnekler var. Kitabın Yağmur
Ne Güzel Yağıyor başlıklı bölümünde ise hikayenin kahramanı Nida, Fizik
sınavına hazırlanırken,
“Zihnindeki problemlere cevap bulamayan
Nida, fizik öğretmeninin yanına gitmeye karar verdi. Ancak, annesi ona bulaşıkları yıkaması gerektiğini söyleyince çaresiz
hemen mutfağa gitti. Bulaşıkları sıcak su ve deterjan kullanmadan aceleyle
yıkamaya başladı. Bunun üzerine annesi ona sıcak su ve deterjan kullanması
gerektiğini hatırlattı. Bu durum Nida’nın aklında yeni bir soru daha
oluşturdu. Sıcak su ve deterjan
bulaşıkları nasıl daha temiz hale getiriyordu?
Artık,
fizik öğretmeninin yanına gitme zamanı gelmişti.”
AKP iktidarının geçtiğimiz 10
yıl boyunca yapboza çevirdiği eğitim sistemi gerek içerik gerekse de işleyişi
bağlamında her geçen gün yaşanan skandallar ve ihmallerle gündemdeki yerini
tutuyor. Toplumun her kesiminin karşı çıkmasına rağmen zorla çıkarılan 4+4+4
eğitim yasası, FATİH Projesi, akıllı tahtalar gibi popülerleştirilen fakat içi
boş ve bilimsellikten uzak olan eğitim programları ile milyonlarca çocuğun
eğitim hakkıyla oynayan AKP ve milli eğitim bakanları, devlet okullarındaki
eğitimin niteliğinin düşmesinin en başındaki sorumlulardır.
Çekirdek Çocuk
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder