Sıran gelirse okursun

Oğlu otizmli olduğu gerekçesiyle, evinin hemen yakınındaki kolejin anaokulu bölümüne alınmayınca AİHM’Ye giden Ozan Sanlısoy’un annesi Sedef Erken, otizmli çocukların eğitim sorunu için change.org’ta kampanya başlattı. ‘Milli Eğitim Bakanı - Nabi Avcı: OÇEM Eğitim Merkezleri için sıra bekleyen otizmli çocuklara acil çözüm’ başlıklı kampanya ile otizmli çocukların eğitimdeki sorunlarına dikkat çekiliyor.

Kampanya fikri, oğluna okuyabileceği ‘Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi’ (OÇEM) bulamayan Tahir İpek’in Otizm Platformu üzerinden Sedef Erken’e ulaşmasıyla doğdu. Sedef Erken yaptığı küçük bir araştırmayla İstanbul, Ankara ve İzmir’deki OÇEM’ler için 1000 otizmlinin sırada beklediğini gördü. Sorunun aciliyeti azerine kampanya başlatıldı. Üç günde kampanyayı yaklaşık 500 kişi imzaladı. Erken, otizm ile ilgili hazırladığı geniş çaplı sorun ve çözüm önerilerinin olduğu raporu da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ’a ulaştırdı. Erdoğan’dan konuyla ilgili destek bekleniyor.

Çocukları izliyordu...

Kadir’in aylar süren bekleyişiyse iki hafta önce son buldu. Tekstil işçisi Baba İpek, oğluna okul ararken İstanbul’daki OÇEM’lerin çoğunda aynı sıkıntı olduğunu fark ettiğini anlatarak “ Her yerde aynı sorun varmış. Zeytinburnu’ndaki okulda da 25 kişi var sırada. Bu konuyu ancak Başbakan hızlandırabilir”dedi. Anne Netice İpek ise oğlu Kadir’in okula başlaması için her yere başvurduğunu anlatıyor. Anne İpek’in anlattıkları sadece Kadir’in değil tüm otizmli çocukların sıkıntısını da özetliyor:
“Kadir 1.5 yaşında iken işitme engeli yüzünden rehabilitasyon merkezine gidiyorduk. Orada göz kontağının eksik olduğu dikkatsizlik ve iletişim sorunu yaşadığını söylediler. Doktorlara da gittik. Otizm teşhisi kondu. Zor aşamalardan geçtik. ‘Ben olmazsam çocuğum ne olacak’ diye düşündüm hep. Üç sene anaokulunda kaynaştırma eğitimi aldı Kadir. Sonra okula başlayacağı zaman geçen haziran ayında rehberlik araştırma merkezine gittim. OÇEM’e yönlendirdiler. O kadar erken başvurdum kayıt için ama baktım sıra var. Eylül geldi çocuk okula başlayamadı. Çocuklarımız OÇEM’de de okuyamayacaksa nerede okuyacak diye ümitsizliğe kapıldım. Belediye, kaymakamlık, ilçe, il milli eğitim müdürlüğü çalmadığımız kapı kalmadı. Bazı kurumlarda OÇEM hakkında bilgisi olan bile yoktu. Aylarca evin camından arkadaki okulun bahçesindeki çocukları izledi. Devlet çocuklarımıza daha iyi bir hayat sunmalı.”

Şimdiden sıraya girdik

Bu arada Sedef Erken’nin Başbakan Erdoğan’a yolladığı ayrıntılı otizm raporundan çarpıçı tespitlerden birkaçı şöyle:
Bilimsel olarak erken yaştaki çocuk için yoğun eğitim süresi haftada bireysel ve grup eğitimi olarak 40 saatt. Belirtilen şekilde sağlanan özel eğitimden yararlanan çocukların çok büyük ilerlemeler gösteriyor. Ancak ülkemizde otizm tanılı bireylerin devlet eliyle alabildikleri bireysel eğitim haftada 2 seans yani gerekli olan eğitim saatinin yüzde 10 kadarı.
Ülke nüfusu içinde 500 bin otizmli birey olduğu tahmin ediliyor. 0-14 yaş grubunda 125 bin civarında. Devlet okullarında sadece 2014 otizmli çocuk var
Türkiye genelinde 51, İstanbul’da 10 OÇEM bulunuyor.
Türkiye’de 7500 özel eğitim öğretmenine acilen ihtiyaç var. En az 1500 dil ve konuşma terapistine, en az 1500 uğraşı terapistine ve en az 3 bin sosyal hizmet uzmanına gereksinimi var.

Sıraya girdik

Kampanyaya yapılan yorumlar sorunun büyüklüğünü gözler önüne seriyor.
Oğlum otizmli. Muğla’da OÇEM yok. .Eğitimle ilerleyebilecek çocuğum maalesef hiçbir ilerleme gösteremiyor.
Otistik çocukların devam ettiği bir özel eğitim okulunda yöneticiyim. Bu okula girmek için sırada bekleyen 350 civarında otizmli çocuk var ve okulumun kontenjanı 170. Acilen yeni özel eğitim okullarının açılması ve sırada bekleyen çocukların yerleştirilmesi gerekiyor.
Kızım da otizmli ve OÇEM’e önümüzdeki yıl gitmesi icin şimdiden sıraya girdik. Artık kaç sene bekleriz Allah bilir.

Umay Aktaş Salman / Radikal