Site içi arama

O ateş 'Sarhoş Atlar Zamanı'na düştü!

Piranşar’ın Şinawe köyünde geçtiğimiz hafta kız çocuklarının sınıfında 2 öğrencinin hayatını kaybetmesi, 37'sinin yaralanmasının ardından Doğu Kürdistan yasta. Şinawe köyü ve civarı ise 'Sarhoş Atlar Zamanı'nın filmine ev sahipliği yapmıştı. Mağdur ailelerden bazılarını tanıdığını belirten filmin yönetmeni Bahman Ghobadi "Bu olaydan derin üzüntü duyuyorum" dedi.
5 Aralık günü Doğu Kürdistan'ın Piranşar’ın Şinawe köyünün okulunda çıkan yangın, 10 yaşındaki Seyran Yegane ve Êlham Îsmaîlpûr'ın hayatına mal oldu. Sadece kız çocukların eğitim gördüğü sınıfa büyük zarar veren yangında 37 çocuk ise yaralandı. Bunlardan 17'sinin durumu ağır.
Haber ajansları ve internet sitelerine düşen fotoğraflar ise yürek sızlatıyor. Yanmış yüzler, siyaha dönmüş küçük bir sınıf, terk edilmiş küçük ayakkabılar, hastane kapılarında çaresizce bekleyen anne-babalar. 

Yangının ardından Doğu Kürdistan yasta. Bugün başlayan yas, 16 Aralık'a kadar sürecek. Facianın İranlı yetkililerin ihmali sonucu çıktığına dikkat çeken Kürt parti ve kuruluşları, Kürtlere yas için duyarlılık çağrısı yapıyor. Dün açıklama yapan PJAK Başkanı Ebdulrehman Hacî Ehmedî, yangının sadece İranlı yetkililerin bir acizli olarak değil, Kürtlere dayatılan soykırım politikasının bir devamı olarak görülmesini istedi.

Yangından en çok etkilenenlerden birisi de Kürt yönetmen Bahman Ghobadi. Güney Kürdistan'dan telefonla ANF'ye yangına ilişkin üzüntülerini dile getiren Ghobadi, mağdur aileleri bazılarını tanıdığını söyledi.

'ÖLEN ÇOCUKLAR KÖYLERİNDE GÖMÜLMEDİ'

Yönetmenliğini yaptığı 'Sarhoş Atlar Zamanı' filminin bir bölümünün facianın yaşandığı Şinawe köyü yakınlarında çektiğini hatırlatan Ghobadi "Çocukların her sabah buz gibi soğuk havada nasıl okula gittiğinin tanığıyım" dedi. Yangında hayatını kaybeden çocukların 'Protesto yeri olur' gerekçesiyle İran rejimi tarafından başka bir yere gömüldüğünü söyleyen Ghobadi'nin mesajı devamla şöyle:

"İran hükümetinin bana yönelttiği suçlamalardan dolayı memleketime gidemiyorum ve bu yüzden çocukların acısına tanıklık edemiyorum. Bu içimdeki acıyı daha da büyütüyor. 'Sarhoş Atlar Zamanı' filmimi o bölgede çektiğim, o bölge ve insanını çok iyi tanıyorum. Desteklerini asla unutmayacağım. Şüphesiz bu acı Qamişlo'da veya Amed'de, Kürdistan'ın başka bir yerinde de yaşansaydı yine çok üzülecektim."

Kürtler ve dünya Doğu Kürdistan'ı ise 'Sarhoş Atlar Zamanı' filmiyle tanışmıştı. 2000 yapımı film, başta Cannes Film Festivali Altın Kamera Ödülü olmak üzere çok sayıda uluslararası festivalde ödüllere layık görüldü. Aynı zamanda Ghobadi'nin ilk uzun metrajlı filmi olan ve sınır kaçakçılığını konu alan bu filmde oyuncular gerçek hayattan seçilmişti.

120 bin nüfuslu Piranşar ise Güney Kürdistan sınırında bulunuyor. Yani 'Sarhoş Atlar Zamanı'a konu olan kaçakçılığın merkezinde bulunuyor. Temmuz 2005'de Mahabad'da Kürt genci Şivan Qadirî'nin polislerce öldürülmesinin ardından Doğu Kürdistan'da patlak veren protesto dalgasının en büyüğü bu kentte yaşanmıştı. İşsizlik ve yoksulluğun ağır olduğu kent, Mahabad'a 80 kilometre uzaklıkta.


Fıratnews